Televizyon, Diziler ve Geleceğimiz Olan Çocuklar
-Uzman Psikolog Çağla Tuğba Dortluoğlu-
Çocuklar ve gençlerin TV izlemeleri, yaptıkları diğer etkinliklerin yanı sıra bir etkinlik olması gerekirken; ülkemiz için neredeyse zorunluluklar dışında yapılan tek keyifli iş gibi algılanmaktadır. Bir çocuk ya da gencin günde 1-2 saat TV izlemesi yeterlidir. Okuldan arta kalan zamanlarını spora ve müzik-resim gibi hobilere ayırmalıdır. Ancak gündelik hayatta hiç de öyle olmadığı görülmektedir. Bunun en önemli nedenlerinden birisi çocuk ve gencin anne-babasının da TV’ye bağımlı olması ve hobilerinin bulunmamasıdır. Çocuk evde neyi görürse ona alışır. Okul öncesi dönem çocukları evde ister anneleriyle, ister büyükanneleri, ister bakıcılarıyla olsun kaderleri TV başına oturtulmak olmaktadır.
Okul öncesi dönemde çocuk hayalle gerçeği de ayırt edemez. Bir insanın uçtuğunu gördüğünde bu duruma inanır ve kendisinin de uçabileceğini zanneder. Dolayısıyla izlediği programlar üzerinde yanlış etkiler bırakabilir. Bizim toplumumuzda kalabalık ailelerde çocuk ve gençler için yanlış olan bir alışkanlık da yetişkinler için ve yetişkinler dünyasını anlatan dizilerin büyükanne-büyükbaba, anne-baba ve çocuklar hep birlikte izlenmesidir. Oysa bir ailedeki bireyler yaşlarına ve deneyimlerine göre çok farklı algılara sahip olduğundan yetişkinleri olumsuz etkilemeyen diziler çocuk ve genç için travmatik olabilir. Dünyayı güvenilmez algılamasına, korku,endişe ve öfke duyguları geliştirmesine neden olabilir.
Öncelikle sormamız gereken soru ‘Çocuklar ve gençler dizilerden olumsuz etkileniyor mu?’ sorusundan çok ‘Neden bu kadar çok T.V izleme ihtiyacı duyuyor?’ olmalıdır. Anne-babasıyla ve yaşıtlarıyla doyurucu sohbetler yapabilen, zamanını zevkli geçirebileceği hobileri olan çocuk, genç ya da yetişkinler TV’ ye bu kadar çok takılmazlar.
Amerika Pediatri Akademisi’ne göre, çocukların günde 1, en fazla 2 saatten fazla televizyon izlemesi son derece zararlı. Aksi halde bu durum çocuklarda telafisi mümkün olmayan yaralar açıyor. Çünkü fazla televizyon izleyen çocuk;
1- Başkalarının çektikleri acı veya sıkıntılara duyarsızlaşıyor
2- Çevrelerine ve çeşitli olaylara karşı bir korku geliştiriyor
3- Başkalarına karşı saldırgan veya zarar verici davranışlar geliştirme eğilimi içine giriyor
4- Sürekli televizyonun karşısında oturduğu için aşırı kilo problemi artıyor
KONUŞMA BECERİSİ: 2 yaş altı çocukların televizyon izlemesi, konuşma becerisini zedeliyor.
İLETİŞİM: Ekran karşısında asosyalleşen çocukların iletişim kurma yeteneği zarar görürken, odaklanma süreleri de kısalıyor.
KELİME DAĞARCIĞI: 6 ila 30 aylık çocukların TV izlemesi, kelime dağarcığını da daraltıyor.
SİNAPTİK BAĞLANTI: Televizyon, beyin nöronlarını ve gürültüyü çeşitli sinyallerden ayırt etmeye yarayan sinaptik bağlantıları öldürüyor.
Kategori: Çocuğum, Uzm.Psikolog Çağla Tuğba Dortluoğlu, Yazarlar
Sosyal Medya