Karbonhidrat Sayımı Yöntemi
Doç. Diyetisyen Emel Özer, ‘karbonhidrat sayımı yöntemi’ ile diyabet hastalarının diyabetleri yokmuşçasına öğün planlarını düzenleyerek kan şekerini kontrol altına alabildiklerini söyledi.
Karbonhidrat sayımı yöntemi ile diyabet hastalarının öğünlerde tükettikleri karbonhidratları tanıma ve bunu hesaplayarak öğün sonrası kan şekerlerini kontrol altına alma fırsatını yakaladığını kaydeden Özer, “Çünkü yenilen birçok besin var soframızda. Ama bunlardan hepsi kan şekerini etkileyen besinler olmayabiliyor. Türk mutfağı biliyorsunuz karbonhidrat ağırlıklı bir mutfak. Bu besinler eğer gerektiğinden fazla yeniliyorsa diyabetlilerde öğünden sonra kan şekeri yükseliyor. Diyabetlilerde kan şekerini kontrol altına alırsak eğer diyabette kontrolsüz kan şekerinin yarattığı sağlık sorunlarını önleyebiliyoruz. Bu nedenle de beslenme tedavisi ve beslenme tedavisinin içinde diyabetlilerde karbonhidrat sayımı öğün planlama yöntemi çok önemli. Bu uygulama aşamaları içerisinde en önemlisi beslenme tedavisini verirken diyetisyenin diyabetli bireyin uygulayabileceği, anlayacağı, günlük yaşamda pratiğe geçireceği bir öğün planlama yöntemini belirlemesi. Diyabetli bireyin boyuna, vücut ağırlığına, alışkanlıklarına ve birçok medikal faktörlere göre düzenlerken biz diyetisyenler beslenme tedavisini bireyin yaşam tarzına uygun, ona yasak getirmeden bir beslenme modeli oluşturmaya çalışıyoruz. Karbonhidrat sayımı da bu amaca hizmet eden bir yöntem” dedi.
Özer, karbonhidrat sayımı yöntemi sayesinde diyabet hastalarının özel bir günde bir şey yiyememe veya bir şeyi daha fazla yeme durumuna göre insülinlerini ayarlama becerisine sahip olduğunu vurgulayarak, “Bir diyabetlinin bir öğünde 60 gram karbonhidrat alması gerekiyor. Ama diyelim ki o bireyin akşam evlilik yıldönümü ve ona göre 75 gram karbonhidrat tüketecek. Eğer kendi yaptığı insülinle 75 gram karbonhidrat tüketirse 60 gram yerine öğün sonrası kan şekeri yükselir. Yükselmemesi için 75 gramı tükettiğinde insülin dozunu nasıl ayarlayacağı öğretiliyor bu yöntemle. Bir yanda insülin dozu, bir yanda diyetisyenin verdiği gereksinim doğrultusundaki beslenme öğünü ve karbonhidrat miktarıyla diyabetliler diyabetleri yokmuşçasına öğün planlarını düzenleyip kan şekerini kontrol altına alabiliyorlar” diye konuştu.
Karbonhidrat sayımı yönteminin diyetisyenler tarafından dünyada özellikle 1994 yılından sonra çok yaygın olarak kullandığını aktaran Özer, söz konusu yöntemin Türkiye’de de çok başarıyla uygulandığını belirtti.
Yöntemi kullanan diyabet hastalarından çok olumlu dönüşler alındığının da altını çizen Doç. Diyetisyen Emel Özer, şunları aktardı:
“Bazı diyabet hastaları ‘niye biz bu yöntemi daha önce öğrenmedik. Şu an kendimi diyabetli gibi hissetmiyorum. Çünkü yemek istediklerimi yiyebiliyorum ve kan şekeri ayarımı da aynı zamanda sağlayabiliyorum’ diyor. Bu ve buna benzer olumlu geri dönüşümler alıyoruz. Özellikle diyabetli çocukların ailelerinin çocukları üzerindeki baskısı azalıyor. Çünkü aileler görüyor ki diyabetli de her şeyi yiyebilir. Yasak diye bir şey yok. Ama diyabetliler de dahil hepimiz için her şeyi yiyebiliriz ama gereksinimimiz kadar.”
Kategori: Beslenme, Genel, Haberler, Sağlık & Güzellik
Sosyal Medya