İlgi ve sevgi açlığı

17 Mayıs 2012 Devamı

İletişim Uzmanı Hayati Odabaşı

Çocuklar her dönemde anne ve babalarının ilgi ve sevgilerine ihtiyaç duyarlar.

Özellikle 3 yaşına kadar olan dönemlerde bu daha da önem taşır. Onların kucaklanması, saçlarının okşanması, onlarla oyun oynanması, gezdirilip çokça vakit geçirilmesi kısaca “onlara özel” ve ‘’kaliteli zaman’’ geçirilmesi gerekmektedir.

Anne ve babaların iş hayatındaki yoğun mesaileri, aile içi problemleri ve geçimsizlikler maalesef çocuklarla kaliteli vakit geçirmeye, onlara ihtiyaçları olan ilgi ve sevginin gösterilmesine engel olabilmektedir.
Oysa onlar nasıl hiç bir şekilde aç ve açık bırakılmıyorsa; aynı şekilde ilgi ve sevgi açısından da açlığa terk etmemek gerekiyor. Zira fiziki olarak aç ve açık olan ağlayarak, isteyerek derdini anlatır, fakat ilgi ve sevgi açlığı çeken bir çocuğun derdini anlayabilmek ise ayrı bir beceri ister.

Bu açlığın zamanında anlaşılamaması ileriki yaşlarda etkisini göstererek birçok yönden olumsuzluklar ortaya çıkar. Bu yüzden kişilik ve davranışlarla ilgili psikolojik rahatsızlıklarda uzmanların ilk araştırdıkları konu çocukluk dönemleri olmaktadır.

Yine yapılan en büyük yanlışlardan birisi de; aile büyüklerinin kendilerini televizyon dizilerine, maçlara kaptırarak, evde oldukları kısa zamanda çocuklarına gereken ilgi ve sevgiyi göstermemelerinin yanında; onları oyalamak amacıyla televizyon karşısına saatlerce oturtmalarıdır.
Böylece adeta çocuklar pasifize edilmekte, tek taraflı bir süreçle çocukların iletişim dünyaları engellenmektedir. Bu sefer çocuklarda çevrelerine karşı bir ilgisizlik, konuşma konusunda problemler, içe kapanıklık gibi sorunlar ortaya çıkmaktadır. Sonrasında da kişiliklerini etkileyen kronikleşmiş davranış bozukluklarına varan olumsuzlukların temeli atılmaktadır.

Burada unutulmaması gereken diğer bir konu da; birden fazla çocuğu olan ailelerin ilgi ve sevginin çocukları arasında eşit olarak dağıtılmasına özen göstermeleridir.