Her Dört Kadından Biri ‘Meme Kanseri’
Sağlık Bakanlığı verilerine göre, Türkiye’de meme kanserinden yılda 15 bin kadının etkilendiği; yüzde 25’inin meme kanseri olduğu belirtildi.
Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Kanser Dairesi tarafından, “Meme Kanseri Bilinçlendirme ve Farkındalık Ayı” etkinliği kapsamında, Kapadokya’da kanseri yenen ve tedavisi devam eden hastalarla bir araya gelindi.
Kanser Savaş Dairesi Başkanı Murat Gültekin, hastalar ile birlikte gerçekleştirilen KETEM ziyareti kapsamında, gezici KETEM araçları ve dijital mamografi cihazı ile CR cihazının temsili olarak açılış töreninde yaptığı konuşmada, kanserin en önemli halk sağlığı sorunu olduğunu ve nedeni bilinen ölümler içerisinde ilk sırayı aldığını söyledi.
Kanserin, öldürücülüğü yanında bıraktığı sakatlıklar ve tedavisindeki yüksek maliyet nedeniyle iş gücü ve ülke ekonomisine ağır kayıplara yol açtığını dile getiren Gültekin, kanserle mücadelede ülkelerin kendi Ulusal Kanser Kontrolü Programlarını geliştirmesi gerektiğini belirtti.
Gültekin, 2008 yılından beri Ulusal Kanser Kontrol Programı uygulandığını anımsatarak, aktif kanser kayıtçılığının 81 ilde yaygınlaştırıldığını ifade etti. Buna göre, kadınlarda en sık meme, tiroit, kolorektal, rahim ve akciğer kanserlerinin görüldüğünü anlatan Gültekin, “Son yıldan bu yana ücretsiz toplum tabanlı tarama hizmeti yapılmaktadır. Tarama çalışmalarına KETEM’lerin yanı sıra Toplum Sağlığı Merkezleri ve aile hekimleri de katılmaktadır” dedi.
Gültekin, meme kanserinin tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de kadınlarda en sık görülen kanser türü olduğunun altını çizerek, şunları kaydetti:
“Meme kanseri, yılda yaklaşık 15 bin kadını etkilemektedir. 2000’li yıllardan beri tüm kanser istatistiklerimizde kadın kanserlerinin yüzde 20-25’i meme kanseridir.
Risk faktörleri arasında ailede meme öyküsü, erken ilk adet yaşı, geç menopoz, çocuk emzirmeme ve obezite sayılabilir. Erken teşhise yönelik yapılan meme kanseri taramaları, bu kanserlerden ölümleri ve hastalığın sıklığını azaltmada en etkili yöntemdir.”
Erken evrede tedavi yüzde yüz
Gültekin, meme kanserinde erken evrede tedavi başarısının yüzde yüz sağlanabildiğini vurgulayarak, ileri evrelerde hem yaşam süresinin kısıtlı olduğunu hem de hastanın yaşam kalitesinin önemli ölçüde düştüğünü dile getirdi.
“Türkiye’de teşhis edilen meme kanserlerinin yaklaşık yarısı ne yazık ki ileri evrede olup, meme koruyucu cerrahi oranlarımız hala istenilen düzeyde değildir. KETEM ve toplum tabanlı taramaların yapıldığı merkezlerde yüzde 85 oranında erken evrede teşhis edilmektedir.
Erken teşhis hayat kurtarır, meme koruyucu cerrahiler ve meme onarımı ise hayata bağlar. “
Gültekin, tarama oranlarına katılımı etkileyen önemli bir unsurun da mamografi programlarında uygulanan kalite kriterleri olduğunu söyledi.
KETEM’lerde Türk Radyoloji Derneği işbirliğinde Avrupa Birliği kalite kriterlerini tam anlamıyla uygulamaya yönelik alt yapı çalışmaları başlatacaklarını anlatan Gültekin, bu kapsamda kullanılan cihazların da kalitesinin artırıldığını bildirdi. Gültekin, “Son üç yılda yurt genelinde meme kanseri taramaları yüzde 5 artış ile 1 milyon 715 bin’e, KETEM’lerde çekilen mamografi sayıları yaklaşık yüzde 80 artış ile 240 bine ulaştı” dedi.
Dijital mamografi cihazı ile CR cihazlarının, meme kanseri taramalarında kaliteyi artırdığını vurgulayan Gültekin, bu kapsamda 36 dijital mamografi cihazı ile 19 CR cihazı aldıklarını söyledi.
“İnandım, başardım ve hayatı yakaladım”
Meme kanseri tedavi gören hastalardan 31 yaşındaki Yasemin Tamer de kendisinin yaklaşık 5 yıldır kanserle mücadele ettiğini söyledi.
Hastalığı süresince mücadeleden asla vazgeçmediğini dile getiren Tamer, meme kanserinde erken tanının hayat kurtarıcı olduğunu vurguladı. Tamer, her sağlıklı kişinin kendisinin mutlaka elle muayenesini yaptırması ve herhangi bir risk durumunda vakit kaybetmeden hekime başvurması gerektiğini ifade etti.
Meme kanseri hastalarından Yasemin Gürsoy da 38 yaşında hastalığa yakalandığını ve 5 yıldır tedavisinin devam ettiğini bildirdi.
Her kadının vücutlarını çok iyi tanıması ve düzenli taramalarını yaptırması gerektiğinin altını çizen Gürsoy, “İnandım, başardım ve hayatı yakaladım” diye konuştu.
Konuşmaların ardından, daha önceki yıllarda yapılan etkinliklerden görüntülerin yer aldığı kısa film gösterimi yapıldı. Filmde gezici KETEM araçlarından da detaylara yer verildi.
Kategori: Genel, Haberler, Kadın, Sağlık & Güzellik
Sosyal Medya