Hastalanmamak için burnunuzdan nefes alın
Uzman Dr. Cevdet İzmirli, burundan alınan nefesin yüzde 80, ağızdan alınan nefesin ise sadece yüzde 40’nın kana karıştığını söyledi.
Cevdet İzmirli, “Vücuda ne kadar çok oksijen girerse, hastalıklara karşı direnç o kadar artar. Bu sebeple burnumuzdan nefes almaya ve burnumuzun tıkanmamasına özen göstermeliyiz.” dedi.
Sakarya Adatıp Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Opr. Dr. Cevdet İzmirli, soğuk günlerin kendini iyice hissettirdiği bu günlerde üst solunum yolu hastalıklarına yakalanmamak için doğru nefes almanın, dengeli beslenmenin ve mevsimine göre giyinmenin büyük önem arzettiğini ifade ediyor.
Doğru nefes almanın vücudun bağışıklık direncinin arttırdığını, hastalıklardan koruduğunu vurgulayan İzmirli şu bilgileri veriyor: “Doğru nefes, burundan alınan nefestir. Çünkü nitrik asit sadece burunda salgılanıyor. Bu asit, burundan nefes alındığında oksijeni akciğer alveollerine kolaylıkla nüfuzunu sağlıyor. Kana daha çok oksijen karışıyor. Ayrıca yine nitrik asit yanıcı özelliği olan oksijeni bir nevi nemlendirerek vücuda gönderiyor. Bu şekilde burun ve boğaz kısmında tahrişleri engelliyor.
Ağızdan alınan nefes ise, ağızda nitrik asit salgılanmaması sebebiyle akciğer alveolleri oksijeni büyük çoğunlukla geri tepiyor. Burundan alınan nefesle kana karışan oksijen miktarı yüzde 80 iken, ağızdan alınan nefeste ise kana karışan oksijen miktarı yüzde 40’a düşüyor. “
“BİLİM HALEN BURUN ÖZELLİĞİNDE KLİMA YAPAMIYOR”
Vücut direncinin zayıflamasını ve hasta olmayı istemiyorsak mutlaka burundan nefes alınması ve burnun tıkalı olmamasına özen gösterilmesini vurgulayan İzmirli şu tavsiyelerde bulunuyor: “Bilim adamları burun özelliğinde çalışabilen bir klima yapmak için uğraşıyor. Çünkü klimanın havayı kurutması gibi insan sağlığına zarar veren yönü halen giderilemiyor. Ancak hala başaramadılar. Burnun açık olması, burundan nefes almak çok önemli. Burnumuz tıkanmışsa hemen tedavisini yaptırmalıyız. Üst solunum hastalıklarının ilk belirtisi burun tıkanıklığıdır. Eğer burun tıkanıklığını önemsemez, ciddiye almaz isek, üst solunum ve alt solunum hastalıkları peşinden gelecektir. Burun tıkanıklığının tedavisi çok kolayken, solunum yolu hastalıkların tedavisi daha da güçtür. “
“LAHANA GİBİ GİYİNMELİYİZ”
İzmirli, burnun tıkanmaması ve hasta olmamak için mevsime göre giyinilmesi ve mevsim sebze ve meyvelerinin tüketilmesini önerdi. Kalın giysilerin, hareket etmek gibi fiziksel aktiviteleri zorlaştırma yanında terlemeye sebep olduğunu, bunun da soğuk günlerde soğuk algınlığı ve gribal hastalıklara davetiye çıkardığını dile getiren İzmirli, “Soğuk günlerde iç çamaşırı üzerine kalınca bir kazak türü giysi, bunun üzerine kışlık bir kaban şeklinde bir giyinme şeklinde giyinmeyi tavsiye etmiyoruz. Tek parçadan oluşan kalın giysilerin giyilmesi durumunda, kişinin dışarıda ve iç mekânlarda terleyeceğini hissettiği zaman yapabileceği bir şey olmaz. Ancak ince ve üst üste lahana gibi giyinilmesi durumunda bir iki parçanın çıkarılarak terlemenin önüne geçilebilir. Örneğin iç çamaşırından sonra pamuklu bir gömlek, onun üzerine yine pamuklu ve kalın olmayan bir kazak veya süveter, dışarı çıkarken de ceket ve yine çok kalın olmayan bir mont ya da kaban tercih edilebilir. Havanın ve ortamın durumuna göre bir iki parçayı çıkarma şansımız olur. Mevsimine göre sebze ve meyve ağırlıklı doğru beslendiğimiz taktirde de hastalıklardan korunuruz ” diye konuşuyor.
Kategori: Genel, Haberler, Sağlık & Güzellik
Sosyal Medya