Ergenlik Döneminde Beslenme 11-18 Yaş Arası
Ergenlik dönemi, bebeklikten sonra büyümenin en hızlı olduğu önemli bir dönemdir.
Bu dönemde büyüme özellikle 11-16 yaş arası çok hızlanarak boy ortalama 10-30 cm uzamakta, daha sonra yavaşlayarak 18-20 yaşına kadar sürmektedir. Kızlarda salgılanan hormonlar vücut yağ dokusunu arttırırken, erkeklerdeki hormonlar kas kitlesini arttırmaktadır. Böylece iki cinsin vücut yapısı farklılaşmaktadır.
Ergenlerin maksimum büyüme potansiyellerine erişebilmeleri için beslenme çok önemli bir faktördür. Yetersiz beslenen ergenlerin genetik potansiyellerini yakalayamadıkları belirtilmektedir.
Ergenlik dönemindeki sağlıklı beslenme ayrıca ileri yaşlardaki bazı hastalıkları önlemenin yanı sıra, geleceğin anne-babaları için olumlu ve kalıcı beslenme alışkanlığı kazandırma açısından da önemlidir.
Bu dönem fiziksel değişikliklerin yanısıra, bilişsel ve duygusal açıdan da dramatik değişiklikler yaşanır.Gençler vücut biçimleriyle aşırı ilgilenmeye başlar, vücut ağırlığı ve şekline ilişkin gerçekçi olmayan beklentiler, medyanın etkisi, yaşıtları ve daha birçok neden ergenlerin beslenme davranışlarını etkiler ve beslenme sorunlarına yol açabilir.
Araştırmalar bu yaş grubunda sağlıklı erkeklerin 1/3’nün, kızların 1/2’sinin, hatta daha fazlasının kendilerini şişman buldukları belirlenmiştir. Bu nedenle ergenler kilo vermek ya da en azından kilo almamak için çaba gösterirler, yanlış diyetlerle sağlıklarını tehlikeye atabilirler.
Ergenlik dönemi gebeliği
Ergenlikte gebelik hem anne hem de bebek açısından oldukça risklidir. Çünkü gebe ergenin halen kendi büyüme ve gelişiminin devam etmesi yanında, fetüsün standartlara uygun gelişiminin de sağlanması söz konusudur. Bu nedenle ergen gebelerin besin gereksinimleri, doğal olarak erişkin gebelerden fazladır.
Vejeteryan beslenme eğilimi
Bazen geçler özellikle de genç kızlar bu dönemde vejeteryan beslenmeye yönelebilirler. Vejeteryan beslenmede diyetten ne tür besinlerin çıkarıldığı önemlidir. Örneğin vegan tip (hiçbir hayvansal besin tüketmeyen) beslenme alışkanlığı olanlara, dışarıdan riboflavin ve B12 vitamini desteği yapılmalıdır. Ayrıca kalsiyum, demir, çinko, D ve C vitamini açısından da değerlendirilmelei gerekebilir.
Kategori: Prof.Dr. Muazzez Garipağaoğlu, Yazarlar
Sosyal Medya