Çocukların Zayıflığı Nasıl Giderilir?
Tıpkı aşırı şişmanlık gibi zayıflıktan da kurtulmak, aslında sadece sağlıklı bir beslenme programı ile mümkün. Vücudumuzun ihtiyaç duyduğu vitamin, mineral ve diğer beslenme öğelerini dengeli bir şekilde karşılayarak, hem bünyemizi, hem ise dış görüntümüzü sağlıklı hale getirebiliriz. Yapılması gereken sadece doğru beslenmektir. Sizlere bu yazımızda çocuklarınızın kilo alması için hazırladığımız önemli bilgileri sunuyoruz…
Kilo almak için neler yapılmalı ?
Öncelikle zayıflığın nedeni araştırılmalı. Eğer kişi hormon al nedenlerden dolayı zayıfsa, mutlaka hormon tedavisi yapılmalı. Eğer zayıflık beslenmeden kaynaklanıyorsa, beslenme alışkanlıklarının değişmesi gerekir.
Beslenmeden kaynaklanan zayıflık için anahtar rolü, tıpkı aşırı kilo gibi düzenli diyet ve egzersiz oynar.
Çok yaşanılan bir başka yanılgı da, aşırı zayıf kişilerin kilo alabilmek için yağlı besinleri tercih etmesidir. Oysa kilo almak isteyenlerin diyetinde yer alan kalorilerin, yağlı bazlı değil, karbonhidrat ve protein bazlı olması gerekir. Diyette yer alacak proteinler vücuttaki kas kütlesini korurken, karbonhidratlar kilo almak için gereken enerjiyi sağlar. Ayrıca seçilen karbonhidrat kaynaklarının glisemik indeksleri de düşük olmalı. Glisemik indeksi yüksek, bal, reçel gibi karbonhidratlar, kan seviyelerinde ani sıçramalar yaparak, yağ halinde depolanmalarına yol açar.
Zayıflık neden olur?
Vücudun normal ağırlığının 10-15 kg altında olması zayıflık olarak tanımlanırken, 15-20 kg altında olması, aşırı zayıflık olarak değerlendirilir. Ciddi sorunlara yol açabilecek aşırı zayıflık, hele bir de çocuklarda görülürse, tehlike çanları çalmaya başlar. Çocuğun yeterince sağlıklı beslenmediğini gösteren bu durum, onların ruhsal ve bedensel gelişiminin olumsuz yönde etkileneceğinin en büyük sinyali. Yetişkinlerde görülen zayıflık ise, iş veriminin düşmesinden sağlığın bozulmasına, depresyondan yaşam kalitesinin azalmasına kadar, pek çok ciddi sorunlara yol açar.
Zayıflık genellikle genetik faktörlerden kaynaklanır. Ayrıca hormonlardaki düzensizlikler ve tiroid bezinin aşırı çalışması da zayıflığa neden olabilir. Zayıflığın nedeni, endokrinolojik tahlillerle saptanabilir.
Nasıl Kilo Alır?
Normalden kilolu olmak ne kadar büyük bir sağlık sorunuysa, normalden zayıf olmak da en az o kadar büyük bir sağlık sorunudur ve zayıf olup da kilo almaya çalışan insanların sayısı en az şişman olup da zayıflamaya çalışanlar kadardır.
Şişmanlığın olduğu gibi zayıflığın da büyük bir bölümü genetik yapıdan kaynaklanıyor. Doğumdan ergenlik döneminin sonuna kadar olan beslenme programları çocukların daha sonraki hayatlarında vücut yapılarının oluşumunda etkin rol oynuyor.
Vücudun, normal ağırlığının 10-15 kilo altında ola ma sına zayıflık, 15- 20 kilonun altında olmasına ciddi zayıflık deniyor. Örneğin 1.60 cm. boyundaki bir kişinin ideal kilosu 54 kg.dır. Bu boydaki kişi 46- 48 kilo arasında bir kiloya sahipse zayıf, 43- 46 kilo arasında hafif zayıf, 42 kilonun altındaysa ciddi zayıf olarak değerlendiriliyor.
Peki zayıflık neden kaynaklanıyor ve kilo almak için neler yapmanız gerekiyor? İşte sorularınızın cevabı:
·Öncelikle zayıflığın nedenini anlamak gerekiyor. Eğer zayıflığın altında yatan neden hormonlarsa, hormon tedavisi olmak yeterli olur. Parazit gibi asalaklardan dolayı ise ağızdan alınan ilaçlarla tedavi yapılır. Parazit ya da kurt gibi asalak canlılar ortadan kaldırıldığında kendiliğinden kilo alınabilir. Ancak eğer beslenmeden kaynaklanıyorsa beslenme alışkanlıklarının düzenlenmesi gerekir.
·Kişinin günlük enerjisi saptandıktan sonra + 1000 kalorilik enerji eklenerek bir tedavi uygulanılır. Bu yüzden ilk önce beslenme alışkanlığı saptanır.
·Öğünler artırılır ve üç ara üç ana öğün olarak düzenlenir. Ara öğünlerin içeriği besin değeri yüksek yiyeceklerden oluşmalıdır.
·Öğün içerisindeki karbonhidrat, protein ve yağ oranları kişinin kas kitlesine uygun olarak belirlenmelidir. Enerji daha çok karbonhidratların çoğaltılmasıyla sağlanmalıdır. Yağlarda yapılan artış bulantıya ya da ishale sebep olabilir. Diyet proteini 1,5 gr\kg şeklinde ayarlanmalıdır. Proteini daha yüksek vermek mümkün olmakla beraber bazı amino asitlerin serotonini arttırmalarıyla iştahsızlık oluşur. Bu yüzden proteini daha fazla arttırmak olumsuz etki yapar.
·Diyetin vitamin ve mineral içeriği zengin olmalıdır. Özellikle B grubu vitaminler yoğun verilmelidir. Bu gruptaki vitaminler iştah artışı sağlarlar.
·Diyetin en önemli özelliklerinden biriside hacim yönünden az besin kalitesi yönünden zengin besinlerden oluşturulmasıdır.
·Sabahları iyi bir kahvaltı yapılmalı, kesinlikle atlanmamalıdır.
·Sabah kahvaltıda pekmez, bal gibi besin maddelerinin yanında kuruyemiş (ceviz, fındık) ve karbonhidratlar da (ekmek, börek, vs.) önemli ölçüde alınmalıdır.
·Günlük sıvı ihtiyacınızı karşılamanız için minimum 2 litre su içilmelidir.
·Meşrubat yerine tam yağlı olarak adlandırılan sütleri tercih edilmelidir.
·Öğün aralarında fıstık, ceviz, üzüm ve çikolata yenebilir.
·Akşam yemeklerinde alınacak yemek miktarının çok olmamasına dikkat edilmelidir, aksi halde vücudunuzda yağ birikmeleri görülebilir. Kilo alma çalışmalarında önemli olanın yağ almak değil kas kitlesini artırmak olduğu unutulmamalıdır.
·Egzersizlerin hem kardiovasküler çalışmalar (koşu, bisiklet vs.) hem de ağırlık çalışmalarıyla kombine olarak yapılması sağlanmalıdır. Uygulanacak egzersiz ve beslenme programı için bir uzmana başvurmalısınız.
Çeşitli hastalıklara yol açan zayıflık, ayrıca ciltte kırışıklıklara, yorgunluk, kansızlık, sinirliliğe neden olur. Kilo almak için sağlıklı beslenmek gerekir.
Çoğunluğa göre şans olarak değerlendirilen zayıflık, aslında çok da tercih edilecek bir durum değil. Çünkü cildin erkenden kırışması, çabuk yorulma, baş dönmesi, kansızlık, kalp damar hastalıkları riski, sinirlilik, hepsinden önemlisi bağışıklık sisteminin zayıf düşmesi nedeniyle çeşitli hastalıklara davetiye çıkarması, zayıflığın handikaplarından sadece birkaç tanesi…
Tıpkı aşırı şişmanlık gibi zayıflıktan da kurtulmak, sadece sağlıklı bir beslenme programı ile mümkün. Vücudumuzun gereksinim duyduğu vitamin, mineral ve diğer beslenme öğelerini dengeli bir şekilde karşılayarak, hem bünyemizi, hem de dış görüntümüzü sağlıklı hale getirebiliriz.
Ne yazık ki sağlıklı bir beslenme programını, gerçek hayatta uygulamamız bu kadar kolay değil. Gerek alışkanlıklarımızı değiştirmenin zorluğu, gerekse sağlıklı beslenmeyi yeterince bilmemek, bizi ya aşırı kilolara, ya da aşırı zayıflığa itiyor.
Sosyal Medya