Her 88 Çocuktan Birinde Görülüyor
Çocukluğun erken döneminde görülen otizmin artık günümüzde dikkate alınması gereken bir hastalık.
Dünyada otizm spektrum bozukluğunun görülme sıklığı 88’de birdir. Ülkemizde de her 88 çocuktan birinin bu spektrum bozukluğundan etkilendiği düşünülmektedir. Otizm erkek çocuklarda kız çocuklarından 4 kat daha fazla görünmektedir.
Otizm yaşamın ilk 3 yılı içinde ortaya çıkan ve yaşam boyu devam eden, sosyal etkileşim, sözel ve sözel olmayan iletişimde problemler, tekrarlayıcı davranış ve kısıtlı ilgi alanları ile kendini gösteren, karmaşık gelişimsel bir bozukluktur.
Otizmin nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte genetik yatkınlık, çevresel, kimyasal ve fiziksel etmenler ortaya çıkmasında rol oynamaktadır. Otistik bireylerde beyin hücreleri farklı çalışmaktadır. Hücreler arasında mesaj taşıyan kimyasal ileticilerde eksiklik ya da fazlalık olduğu düşünülmektedir. Otistik çocuklar genelde öğrenme, algılama bozukluğu ve çevrelerindeki dünyayı algılamakta zorluk çekerler. Dünyada otizm spektrum bozukluğunun görülme sıklığı 88’de birdir.
Dolayısıyla, ülkemizde de her 88 çocuktan birinin bu spektrum bozukluğundan etkilendiği düşünülmektedir. Otizm erkek çocuklarda kız çocuklarından 4 kat daha fazla görünmektedir. Otizm dört önemli gelişimsel bozukluktan biridir. Erken teşhis edilmesi çocuğun gelişiminin desteklenmesi ve ailelerin bilgilendirilmesi açısından önem arz etmektedir. Ailelerin küçük yaştaki çocuklarının davranışlarını yakından takip etmeleri ve çocuğun göstermiş olduğu garip olarak nitelendirilen davranışlar hakkında ebeveynlerin bilgi edinme çabası içinde olmaları çocuğun geleceğinin sağlıklı şekillenmesinde önemli bir faktördür.
OTİZMİN BELİRTİLERİ
Başkalarıyla göz teması kurmuyorsa, ismini söylediğinizde bakmıyorsa, söyleneni işitmiyor gibi davranıyorsa, parmağı ile istediği şeyi göstermiyorsa, oyuncaklarla oynamayı bilmiyorsa, akranlarının oynadığı oyunlara ilgi göstermiyor, onlarla oynamayıp yalnız kalmayı tercih ediyorsa, bazı sözleri tekrar tekrar ve ilişkisiz ortamlarda söylüyorsa, konuşmada akranlarının gerisinde kalmışsa, sese, kokuya, ışık ve dokunuşa aşırı tepki gösteriyorsa, sallanmak, çırpınmak gibi garip hareketleri varsa, aşırı hareketli, hep kendi bildiğince davranıyorsa, gözleri bir şeye takılıp kalıyorsa, dönen nesnelere karşı ilgisi varsa, bazı eşyaları döndürmek, sıraya dizmek gibi sıra dışı hareketler yapıyorsa, günlük yaşamdaki düzen değişikliklerine aşırı tepki veriyorsa, otizm açısından değerlendirme yapmak gerekir.
Bulgular fark edildiğinde ailelerin çocuklarının otizm açısından değerlendirme yapılması amacıyla aile hekimine, çocuk hastalıkları uzmanına, çocuk nöroloğu ya da çocuk ve ergen ruh sağlığı uzmanına başvuruda bulunmaları erken teşhis için önemlidir. Otizmin bugün için bilinen tek tedavisi özel eğitimdir. Erken yaşta başlanan, çocuğun yetenekleri ve gereksinimleri dikkate alınarak, bireysel özel eğitim programları hazırlanması ve uzman kişilerce uygulanması, günümüzde bilinen tek tedavi yöntemidir.
Kategori: ÇOCUK HASTALIKLARI, Genel, Haberler
Sosyal Medya