Hamileyken Şeker Yüklemesi Yapılmalı mı?

Aklınız karıştıysa, işte işin gerçek uzmanlarından bilimsel doğrular…

Tek tek hepinizi tanıyormuşçasına korumak istiyorum. İşime verdiğim önem, insana duyduğum saygıdan. Amacım reyting olsaydı burada yapılacak başka haberler de vardı. Çıkıp kanal kanal gezip zayıflattığım ünlü isimleri sıralamak daha kolay değil mi? Kolay! Ama ben bunu hiç istemedim. Ben her zaman daha çok paylaşmayı istedim, insanları ve sağlığımızı koruyabilmek için gerçek ve doğru bilgiye ulaştım. Sırf dikkat çekmek için yanlış haber çıkarmadım. Şimdi çıkan haberlerin bazıları ne yazık ki insanlara zarar veriyor, hastalıklarla sonuçlanabiliyor. Bir yenisi de gebelik dönemimde yapılan şeker yüklemesi hakkında çıkan haberler.

Türkiye’deki tüm kadın doğum uzmanları ve endokrin uzmanlarının aksine sadece biri çıkıp “Zararlıdır, sakın yaptırmayın” diyor. Kadın doğum uzmanları kızgın çünkü burada onların işine karışan ve elinde hiçbir çalışma olmadığı halde yaptırın yaptırmayın diye insanları yönlendirmeye çalışan biri var. Siz siz olun, işin uzmanını dinleyin. Çok değerli kadın doğum uzmanlarına bu konuyu danıştım. Gebelikte kendinizi emanet ettiğiniz hekiminize güvenin. Ben de hamileyken bu yüklemeyi yaptırdım. 50 gr yükleme yapıldı ki zaten 50 gr şeker yüklemesini 1 dilim pasta yediğimizde de yapıyoruz. Hamileyken kaç kez tatlı yediniz? Aklınız karıştıysa, işte işin gerçek uzmanlarından bilimsel doğrular…

‘BU TESTİ TÜM DÜNYA UYGULUYOR’

Bir kardiyoloğun bu konuda fikir beyan etmesiyle, benim beyin tümörü hakkında yorum yapmam aynı önemi taşıyor. Bu bilgilerin tamamı yanlış bilgiler ve insanların kafasını karıştırıyor. Bu testin mutlaka yapılması gerekiyor. Bu şart! Çok faydası var, bu yüzden çok değerli bir test. Bu test sayesinde hiç beklemediğimiz bir hamilenin bile, örneğin şeker sorunu yok, zayıf, kilo problemi yok, bu test sayesinde şeker sorunu olduğunu öğreniyor ve o bebeği de anneyi de kurtarabiliyoruz.

Bu test yapılmazsa nasıl anlaşılacak? Bu test sayesinde çok geç kalmadan sorun çözülüyor. Diyabet olması engelleniyor. Çok net bir şekilde ifade etmeliyim ki, biz bu testin yapılması gerektiğini ve önemli bir test olduğunu bildiriyoruz. Zaten tüm ülkelerde, dünyada tüm jinekologlar bu testi uyguluyorken nedense sadece bir kardiyolog bu teste karşı ve elinde hiçbir bilimsel kanıt yok. Herkesin kendi uzmanlığı konusunda konuşması gerektiğini düşünüyorum. Zaten kullanılan testte verilen 50 gr şekeri bir kahvaltıdan bile alabilmek mümkün. Çok büyük bir rakam değil. Her uzman kendi uzmanlığı hakkında fikirlerini sunar ve bilimsel kanıtlarla konuşursa sorun yaşanmaz.

‘2 DİLİM BAKLAVAYA EŞDEĞER’

Gebelik diabeti gebelik öncesinde kan şekeri normal olan kadınlarda gebelik hormonları etkisiyle şekerin yükselmesidir. Özellikle ikinci yarıda plasentadan salınan hormonlar etkisiyle ensülin direnci gelişmektedir. Amaç fizyolojik olarak bebeği hipoglisemiden korumaktır. Ensülin rezervi yeterli olmayan gebelerde bu fizyolojik savunma mekanizması annede şeker yükselmesine yol açmaktadır. Yüksek şeker düzeyleri de direkt plasentadan geçerek bebeğe yansımakta amniyotik sıvı düzeyleri artmakta, bebeğin ensülin düzeyi yükselmekte, bu da bebeğin iri olmasına dolayısıyla doğum travmalarının ve sezaryen oranlarının artmasına, erken doğum oranlarının atmasına, doğum sonrasında da bebekte hipoglisemi ve diğer metabolik sorunların daha sık görülmesine yol açmaktadır. Hatta yüksek şekere maruz kalan bebeklerde anne karnında ani ölüm olayları daha sık görülmektedir. Dünya Sağlık Örgütü ve dünyadaki endokrin metabolizma ve perinatoloji dernekleri ilk başvuruda anne adayına açlık kan şekeri ve Hb A1C bakmayı önermekte, normal olan gebelerde 24-28. hafta arasında tüm gebeleri taramayı şeker yükleme testini önermektedir. Eğer gebelik diabeti açısından risk grubunda ise yani yaşı 35’in üzerinde, bir önceki gebelikte iri bebek doğurmuş, ailesinde diabet hikâyesi varsa gebeliğin başında şeker yükleme testini uygulamayı önermektedir.

Yükleme herkese aynı şekilde mi yapılmalı?
Yükleme tek ya da çift basamaklı olabilir. Çift basamaklı yüklemede 50 gr glikoz verilip 1 saat sonra kan şekeri bakılmakta eğer 140 mg üzerinde ise 100 gr ve 3 saatlik yükleme önerilmektedir. Tek basamaklı yüklemede ise 75 gr verilerek 1 ve 2 saatlik değerlere bakılmaktadır.

Hiçbir araştırma sonucu zararlı demiyor…
50-75 gr glikoz 2 dilim baklavaya eşdeğer glikoz içermektedir. Gebelerin hemen hepsi gebelik boyunca o kadar hatta kat kat fazla glikozu günlük yaşantıda almaktadır. Yükleme sırasında bazen gördüğümüz baş dönmesi ve fenalık hissi ise geçicidir. Şu anda 50-100 gr glikozun anne ve bebeğe yaptığı olumsuz etki dünyanın hiçbir yayın organında ispatlanmamış ve iddia edilmemiştir. Son günlerde yapılan tek taraflı tartışma ve iddiaları hepimiz hayretle karşılıyor ve reyting amaçlı olduğunu düşünüyoruz. Ben de doğum yapmış bir uzman olarak gebeliğimde şeker yükleme testini yaptırdm. Bu tartışmalar anne adaylarını yanlış yönlendirmekte ve şeker hastalığına bağlı istenmeyen sonuçların artmasına yol açmaktadır.

‘TESTİ ÖNERİYORUM’

Gebelikte şeker hastalığı taramasında kullanılan 50 gr ‘tarama testi’ bu testin pozitif olduğu durumlarda 100 gr ile ‘yükleme testini’ tüm hamilelere öneriyorum. Türkiye’de yükleme testlerinde kullanılan glikoz yani dekstroz monohidrattır ve şekerlemelerde yaygın olarak kullanılmaktadır. Yapılmayan gebelik şekeri araştırmasında teşhis konulmayan gebelik şekeri anne rahmindeki bebeğin sağlığını direkt olarak etkiliyor. Anne rahminde bebek ölümlerinin bir bölümü de tanı konulmamış şeker hastalığıdır. Oldu ki Karatay’a uyup şeker yüklemesini istemeyen hastalarımızda ise yapılacak olan şey kanda Hba1c’ye bakılıp tok karna şeker takibi uygun bir yöntem olacaktır. Yüksek şeker değerlerinde ise şeker hastalığı varmış gibi endokrinoloji kontrolü gereklidir. Bu testi kimseye zorla yaptırmayız ama hastalarımızın ve bebeklerinin sağlığı için onlara destek olup doğru yön çizmemiz gerekir.

Kategori: Genel, Haberler, Hamilelik