10 Yaşından Küçüklerle Yapıcı Konuşmalar
Her insan gibi zaman zaman sizin de, çocuğunuzun da kendinizi kaybettiğiniz anlar olabilir. Böyle durumlarda paniğe kapılarak, kendinizi ne kadar kötü bir ebeveyn olduğunuza inandırmak yerine, öncelikle hatalıysanız, bundan dolayı çocuğunuzdan özür dilemekle işe başlayın. Emin olun, hatanızı kabul ederek özür dilemeniz de çocuğunuz için çok önemli bir ders olacaktır.
Daha sonra ise, bundan sonra aranızda geçebilecek tartışmaların daha yapıcı ve sonuç verici hale gelmesi için yapabileceklerinizi düşünün.
İşte, 10 yaşından küçük çocuğunuzla tartışmalarınızın yapıcı ve olumlu sonuç verecek şekilde gerçekleşmesi için bazı fikirler…
Sakin olun ve kontrolünüzü yitirmeyin
İki kişi kendini kaybedip bağırıp çağırmaya başladığında tartışmaya yol açan sorunu çözümleme olasılığı ortadan kalkar. Öfke içerisindeyken genellikle en son söylenmesi gerekenler en başta söylenir. Bağırmak dinlemeyi kolaylaştırmaz, güçleştirir. Ancak taraflardan en azından biri sakin kalır ve kontrolü yitirmezse, diğeri de büyük olasılıkla sakinleşecektir.
Her zaman kazanan olmayın
Haklı olabilirsiniz ancak yine de “ben demiştim” demekten kaçınmalısınız. Çocuğunuz oyuncakları ayakaltında bırakırsa ne olur? Birisi üzerine basar ve kırılır. İşte bu olduğunda çocuğunuz da yanlış bir şey yaptığını anlar ve bunu ona daha önceden söylemiş olduğunuzu hatırlatmamanızı takdir eder.
Çocuğunuzun “ne olduğundan” değil “ne yaptığından” bahsedin
Hoşunuza gitmeyen davranışa odaklanın ve bunun hakkında konuşun. Beklentiniz ve hissettikleriniz konusunda net ve kararlı olun ancak sakinliğinizi koruyun. Kendi durumunuzu belirten kibar ve kararlı bir rica çocuğunuza lakap takmanızdan çok daha etkili olacaktır. Örneğin “Kardeşine çok sert davranıyorsun, ona hep vuruyorsun” demek yerine “Kardeşine sert davrandığında üzülüyorum. Kavga etmeden anlaşmanın bir yolunu bulmaya çalışmanızı istiyorum” demeniz çok daha yararlı olacaktır.
“Hep” ve “hiç” demekten kaçının
Genellikle insanlar öfkelendiklerinde durumu abartma eğiliminde olurlar. Çocuğunuza “sen hep” ya da “sen hiç” ile başlayan şeyler söylemekten kaçının. Örneğin “Hep eşyalarını dağıtıyorsun”, “Bana hep yalan söylüyorsun”, “Kardeşine hep kötü davranıyorsun” gibi ifadeler kullanmamaya gayret edin. Çocuğunuz bunda haklı olmadığınızı ve söylediğinizin “hep” değil sadece “bazen” doğru olduğunu bilecek ve isyan edecektir. Çocuğunuza sürekli ne kadar kötü olduğunu söylediğinizde tepki olarak daha da “kötüleşme” olasılığının yüksek olduğunu unutmayın.
“Sen” yerine “ben” deyin
Örneğin, “Çok sert davranıyorsun” demek yerine “Kardeşine daha nazik davranmaya çalışmanı istiyorum” ya da “Çok dağınıksın” yerine “Evde dolaşırken çantanın üzerinden atlamak hoşuma gitmiyor, eve girdiğinde çantanı odana bırakmanı istiyorum” demeniz çok daha etkili sonuç almanıza yardım edecektir.
Kategori: Çocuğum, Çocuk Psikolojisi, Genel, Haberler
Sosyal Medya